Otomotiv Sanayii Derneği,
Türkiye’nin İlk Otomotiv Ana Sanayii Sürdürülebilirlik Raporunu Yayınladı!
Türkiye otomotiv sanayiine
yön veren 13 büyük üyesiyle sektörün çatı kuruluşu konumunda olan
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD), Türkiye’nin ilk Otomotiv Ana Sanayi
Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı. Dünya genelinde sınırlı sayıda örneği
bulunan rapor; Türk otomotiv ana sanayiinin sürdürülebilirlik odağındaki
yetkinlik seviyesine ışık tutuyor.
Türkiye otomotiv sanayiine yön
veren 13 büyük üyesiyle sektörün çatı kuruluşu olan Otomotiv Sanayii
Derneği (OSD), otomotiv sektörünün köklü bir değişimden geçtiği bu süreçte bir
ilke imza attı. Bu kapsamda OSD, tüm üyelerinin katkılarıyla Türkiye’nin ilk
Otomotiv Ana Sanayi Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı. 2020 yılı ve
öncesine ait verilerin göz önünde bulundurularak, Küresel Raporlama Girişimi
(Global Reporting Initiative – GRI) standartları gereklilikleri dahilinde hazırlanan
raporda, Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi (UN Global Compact-
UNGC) dikkate alındı ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na da yer verildi.
Ayrıca sürdürülebilirlik raporuna ilave olarak; üretimin tüm çevresel boyutları
ile ham maddelerin elde edilmesinden kullanım sonrası atıkların bertarafına
kadar olan tüm aşamalarını kapsamlı şekilde değerlendiren Türkiye Otomotiv
Sanayii Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi Raporu da yayınlandı.
Rapor ile ilgili açıklamalarda
bulunan OSD Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, “OSD olarak kuruluşumuzdan
bu yana; hedeflerimizi daha yukarılara taşıyarak sanayinin gelişimine katkı
sağlamayı görev edindik. Sürdürülebilirlik odaklı politikaların her geçen gün
önem kazandığı günümüzde, sanayimizin küresel platformdaki mevcut başarısını
korumak, geliştirmek ve ülkemizin gelecek politikalarına ışık tutabilmek
amacıyla ana sanayimizin ilk sürdürülebilirlik raporunu yayınlamaktan büyük
memnuniyet duyuyoruz” diye konuştu.
“Tesislerimiz, Avrupa’daki tesisler ile yarışır durumda”
Avrupa Yeşil Mutabakatı ile hız
kazanan iklim odaklı politikaların ülkelerin rekabetçiliklerinin yeniden
şekillenmesine sebep olacağını vurgulayan Yenigün, geçiş sürecinin başarı ile
yönetilmesinde bütüncül politikalarının gerekli olduğunu söyledi. Otomotiv
sanayiinin nitelikli insan gücü, Ar-Ge ve üretimdeki yüksek yetkinlik
seviyesi ile küresel otomotiv sanayiinde
ön plana çıktığını belirten Yenigün, “Ülkemizde otomotiv ana sanayi
tesislerinin Avrupa’daki tesislere göre nispeten yeni olması ve en iyi
teknolojilerin uygulanması ile çevresel performansımız Avrupa’daki tesisler ile
yarışır durumda” dedi.
Rapor, OSD üyelerinin ulaştığı seviyeyi gözler önüne
seriyor!
“Sürekli iyileşme prensibi ile
üretim tesislerimizde çevresel performansımızı artırmak amacıyla yeni
yatırımlara, iyileştirme çalışmalarına devam ediyoruz” ifadelerini kullanan
Yenigün, “Son 10 yılda hafif araç üretiminde ortalama araç başına sera
gazlarımız, enerji kullanımımız ve atık su miktarımızda yaklaşık yüzde 30
azaltım sağlandı. Ülke ekonomisine üretim, ihracat, istihdam ile katkı
sağlamanın yanında atıkların geri dönüşümü ile de katkı sağlıyoruz. Örneğin,
2020’de üretim tesislerimizde oluşan atıkların yüzde 97’si geri kazandırıldı.
Ayrıca eğitim ve toplumsal cinsiyet eşitliği gibi çok önemli Sürdürülebilir
Kalkınma Amaçları doğrultusunda projeler hayata geçiriyoruz. Bu raporun, OSD
üyelerinin tüm bu alanlarda ulaştığı başarılı seviye ve ülkemize sağladığı
katkının gerek ulusal gerekse uluslararası düzeyde daha iyi görülmesine vesile
olacağına inanıyorum” diye konuştu.
Otomotiv Ana Sanayi
Sürdürülebilirlik Raporu’nun diğer sanayi kolları için de örnek teşkil
edeceğini söyleyen Yenigün, “Dünya genelindeki otomotiv sektör temsilcisi
dernekler nezdinde örnekleri çok sınırlı olan bu çalışmayı Türkiye adına önemli
bir adım olarak görüyoruz. Bu raporun, çok paydaşlı bir sektör olan otomotivi
her yönüyle değerlendiren çok boyutlu bir referans olacağına inanıyorum”
açıklamasını yaptı.
Türkiye otomotivde küresel bir Ar-Ge ve üretim üssü!
OSD’nin toplam 100 sayfadan
oluşan kapsamlı raporunda otomotiv sanayiinin Türkiye’yi otomotivde küresel bir
Ar-Ge ve üretim üssüne dönüştürdüğü belirtilerek, “Sürekli gelişen
performansımız ve 2 milyon adede yükselttiğimiz üretim kapasitemizle 16 yıldır
ülkemizde ihracat lideriyiz. Sürdürülebilir başarı hedefimiz doğrultusunda,
çevresel ve toplumsal sorumluluklarımızı da yerine getiriyoruz. Sahiplendiğimiz
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda geleceğe ilerleyişimizi
sürdürüyoruz” ifadeleri kullanıldı.
İklim değişikliğinin geniş
kapsamlı bir mücadele gerektirdiğinin vurgulandığı raporda; “Bu konuda Paris
Anlaşması ve ülkelerin iklim politikalarıyla beraber iklim nötr hedeflerine
giden yolda sera gazlarının azaltımı önem kazanıyor” ifadeleri kullanıldı.
Otomotiv sanayiinin hedefleriyle birlikte toplumsal sorumluluklarını da yerine
getirmeye özen gösterdiğinin vurgulandığı raporda; ana sanayide çalışan kadın
sayısının 5 bin 312 olduğu aktarılarak, bu rakamın artırılması amacıyla
projeler yürütüldüğü belirtildi.
Otomotiv sanayiinin karşılaştığı riskler!
Raporun “Otomotiv Sanayiinin
Karşılaştığı Riskler” başlıklı bölümde OSD’nin sektörün karşılaşabileceği
riskleri öngörerek, bu konuları devletin ilgili birimlerine sunduğu
anımsatıldı. Verinin saklanması ve bu verilerin otomotiv sanayiinin Ar-Ge
faaliyetlerinin gelişimine katkı sağlanması adına işlenmesi kapsamında
çalışmalar yürütüldüğüne de değinilen raporda, verinin yönetimine ilişkin
politikaların ülkelerin rekabetçiliğinde kritik bir unsur olarak ön plana
çıktığı vurgulandı. Yeşil büyüme politikaları, teknolojik gelişmeler,
gelişmekte olan pazarlarda hızlı kentleşme ve tüketici davranışlarının
değişmesi gibi bir dizi küresel trendin otomotiv sanayiinin dinamiklerini
değiştirecek faktörler yarattığının aktarıldığı raporda; nesnelerin interneti,
robotik, otomasyon ve ‘süper şebekeler’ gibi trendlerin de otomotiv ve
lojistiğin daha da entegre olacağı anlamına geldiği belirtildi.
Tedarik sanayi kritik bir role sahip!
Raporda, OSD üyelerinin Ar-Ge
merkezlerinin 2020 yılı itibarıyla 2,4 milyar TL tutarında Ar-Ge harcaması
gerçekleştirdiği belirtildi. Raporun “Tedarik Sanayii ve Değer Zinciri”
başlıklı bölümünde de Türkiye’nin ulaştığı başarılı ve rekabetçi konumda
tedarik sanayiinin kritik bir role sahip olduğu vurgulanarak, “Tedarik
sanayinin dönüşen ürün gruplarını en hızlı, en güvenilir ve en rekabetçi
şekilde devreye alması gereklidir” denildi.
İklim krizi ile mücadele…
“Çevre Performansı” başlıklı
bölümde ise iklim değişikliğinin, tüm insanlık için önemli bir risk faktörü
olduğu, küresel riskler içinde çevresel sorunların ön plana çıktığı
belirtilerek, Paris Anlaşması ile ortaya konan küresel ısınmanın 1,5°C’nin
altında tutulması hedefine ulaşılamaması halinde, iklim krizinin çok ciddi
ekonomik, sosyal ve çevresel sonuçlarının olacağı vurgulandı. AB’nin 2050
karbon nötr ve Türkiye’nin 2053 net sıfır hedeflerini iklim krizi ile mücadele
yönünde önemli adımlar olarak gören OSD’nin bu raporunda, Avrupa Yeşil
Mutabakatı ile ulaşım, binalar, tarım, sanayi, finans, dış ticaret vb.
alanlarda önemli bir dönüşüm olacağı, hem AB hem de Türkiye’deki tüm bu
gelişmelerin OSD tarafından yakinen takip edildiği aktarıldı.
Raporun “Ürün Yaşan Döngüsü
Değerlendirmesi (LCA) ve Karbon Ayak İzi” başlıklı bölümünde ise “LCA’ya göre bir
aracın karbon ayak izi etkisinin yaklaşık yüzde 70’ini kullanım aşaması
oluşturmaktadır. Üretici firmalarımız çevreye olan etkilerini azaltmak için
üretim aşamasında kaynak ve enerji verimliliğinin öneminin bilincinde
faaliyetlerini sürdürmektedir” ifadeleri kullanıldı. “Avrupa Yeşil Mutabakatı
kapsamında AB’nin 2050’de iklim nötr olma hedefinin yanında ayrıca sıfır
kirlilik hedefi de bulunmaktadır” açıklamasının yer aldığı raporda, “Yeni
yatırımlar ve iyileştirme çalışmaları ile otomobil üretim tesislerinin boyahane
uçucu organik bileşik parametresi 2010-2020 arasında yüzde 17 oranında
azaltılmıştır. Üye tesislerimiz, su teknolojileri yatırımları ile 2020’de 300
bin metreküpten fazla atık suyu geri kazanarak yeniden kullanmıştır” açıklaması
yapıldı.
Öncelikli konu nitelikli iş gücünün korunması!
Otomotiv sanayiinin en önemli rekabetçilik unsurlarından
birisi olan nitelikli iş gücünün korunması ve geliştirilmesinin sanayinin
öncelikli konusu olduğunun belirtildiği detaylı raporda, yetenek yönetimi ile
nitelikli çalışanları sektöre kazandırmanın, çalışanların performansını
yükseltecek çalışma ortamları yaratmanın, çeşitliliği gözetmenin, fırsat
eşitliğini sağlamanın ve insan kaynakları süreçlerini sürekli iyileştirmenin
OSD üyelerinin insan kaynakları politikalarının öncelikleri olduğuna değinildi.
Türkiye Otomotiv Ana Sanayi Sürdürülebilirlik Raporu
Türkiye Otomotiv Sanayii Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi
Raporu