Otomotiv Sanayii Derneği tarafından 28 Kasım 2017 tarihinde 5.'si düzenlenen Otomotiv Sanayii Çalıştayı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Dr. Faruk Özlü'nün liderliğinde Ankara'da gerçekleşti. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, Türk Standartları Enstitüsü, Türk Patent Enstitüsü, TOBB temsilcilerinin ve OSD üye firmalarının katılımı ile gerçekleşen toplantıda sanayinin güncel konuları değerlendirildi.
Özlü yaptığı konuşmada, derneğin, sanayi politikalarının desteklenmesi, geliştirilmesi ve sektörün sorunlarının çözümüne sunduğu katkıları yakından takip ettiklerini söyledi. Özlü, sanayicilerin öneri, fikir ve katkılarının son derece kıymetli olduğunu dile getirdi.
Türkiye'nin, bütün sektörleriyle birlikte büyümeye devam ettiğini vurgulayan Özlü, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Coğrafyamızda yaşanan tüm olumsuzluklara, uluslararası krizlere, ülkemizi hedef alan birçok manipülasyona rağmen istikrarlı şekilde büyümeye devam ediyoruz. Türkiye'nin ortaya koyduğu büyüme performansı, samimiyetle ifade etmek isterim ki milli bir destan, küresel bir başarıdır. Hiç şüphesiz daha da büyümek zorundayız. Bunu da ancak bilime, teknolojiye, Ar-Ge'ye, tasarıma daha fazla yatırım yaparak, bu kavramları sanayi politikalarımızın merkezine koyarak başarabiliriz. Dolayısıyla, ülkemizin 4. Sanayi Devrimi'ni özümsemesi için doğru adımları, doğru zamanda atmamız gerekiyor."
Yeni sanayi devrimine uyum noktasında, özellikle otomotiv sektörünün öncülük edeceğine inandığını ifade eden Bakan Özlü, teknolojik gelişmelere liderlik edecek sektörlerin başında otomotiv endüstrisi geldiğini belirtti. Özlü, "Teknolojiye liderlik etmek, kalkınmaya liderlik etmek demektir. Nitekim Türk otomotiv sektörü, tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi kalkınmaya öncülük eden sektörlerin başında gelmektedir. Demir-çelik, plastik, dokuma, cam, boya, elektronik, yedek parça, tamir, sigorta gibi birçok sektör, otomotivle etkileşim halindedir. Birçok sektör, otomotiv sanayisinin yörüngesinde hayat bulmaktadır." dedi.
Özlü, sanayileşmiş ülkelerin birçoğunda otomotiv sektöründe faaliyet gösteren firmaların, ülkelerin en büyük şirketleri olduğuna dikkati çekerek, sektörün Türkiye için de üretim ve ihracat gibi temel ekonomik göstergeler bakımından hayati önem taşıdığını kaydetti. Özlü, şöyle devam etti:
"Ülkemizin toplam ihracatı içinde, otomotiv sektörü en büyük paya sahiptir. Türkiye'deki Ar-Ge merkezleri içerisinde, en fazla Ar-Ge merkezi yine bu sektöre aittir. Toplam istihdamın yüzde 6’sı otomotiv sektörü kaynaklıdır. Ürettiğimiz araçların yüzde 80’e yakını ihraç edilmektedir. Bizi en çok memnun eden gelişme ise; otomotiv ihracatında kırılan rekorlardır.
Bildiğiniz gibi, bugüne kadarki en yüksek otomotiv ihracatımız, 2008'de 24,7 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. 2008 yılından sonra, küresel finansal krizin de etkisiyle bu rakam, 15 milyar dolara kadar düşmüştü. Takip eden yıllarda, yeniden istikrarlı bir artış yakaladık. Bu sene kasım ayının ortasında, daha yıl bitmeden, 24,8 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmış bulunuyoruz. Böylece otomotiv ihracatında 'tüm zamanların rekoru' kırılmıştır.
Otomotiv sanayimizin değerli temsilcilerinden bir talebimiz var. Önümüzdeki dönemde Türkiye'nin otomotiv sanayisi cirosunu ikiye katlamanızı istiyoruz. Bakanlık olarak bu konuda devletin atması gereken adımları tartışıyoruz, konuşuyoruz, bir çalışma yürütüyoruz. Bu çalışmayı sizlerle paylaşacağız ve arzumuz sizlerin alacağı tedbirler, atacağı adımlarla otomotiv sanayisi sektör ciromuzu ikiye katlamanızdır."
"Türkiye'de üretilen her otomobil yerlidir"
Faruk Özlü, böylesine büyük bir mesafe almışken, ihracat rekorları kırmışken, her anlamda uygun bir iklim oluşmuşken, Türkiye'nin yerli otomobilini yapmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Otomotiv sektörünün katettiği mesafenin en büyük motivasyon kaynakları olduğunu dile getiren Özlü, şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanımızın büyük desteği ve himayesinde start verdiğimiz otomobil projemiz, büyüyen Türkiye'mize, sanayimize ve teknolojimize yeni bir sinerji katacak. Milletimizin sahiplendiği Türkiye'nin otomobili projesi, güncel teknolojinin sunduğu bütün yeniliklere cevap verecek nitelikte olacaktır.
Yanlış anlaşılmalara meydan vermemek için bir açıklamada bulunmak istiyorum. Türkiye'de üretilen her marka otomobil, Türkiye'de kurulu her fabrika bizim için yerlidir. Dolayısıyla bu konuda yanlış anlaşılmalara izin vermek istemeyiz. Türkiye ekonomisine katkı sunan, ihracat yapan, istihdam oluşturan bütün fabrikalarımız, teşebbüslerimizin üretimlerini yerli olarak değerlendiriyoruz."
Özlü, otomotiv sanayisinin güçlü yapısı, güçlü yan sanayi tecrübesi, kalifiye işgücü, gelişmekte olan pazarlara yakınlık gibi avantajların bu projede Türkiye'nin elini güçlendirdiğini belirtti.